Yaş alan insanların en fazla kullandığı organ “Çenesidir”
Haftaya sıkıntılar ile başlamıştık! Pazartesi Karakoyunlu, Salı kayınvalidemin kaybı
üst üste yaşadığımız acı kayıplardı bunlar.
Soluğum yetmedi yanıtlayamadım çoğu çağrıyı,
Anlayışınıza sığınıyorum.
*
Elektronik çağ bir garip geliyor bana…
Sabah 5 ile 9 arasında dört saat ile kısıtlamaya çalışıyorum sanal ortamı 20 saati bana kalsın diye günün.
Böyle bir iş bölümü yaptık zamanla.
Digital sistem ilişkileri de Digital yaptı insanları
Robot olduk robot…
Bir dostun elini sıkmadan, sarılıp öpmeden dostluklar bir tuhaf.
Hani diyeceğim ki biz görüşmeyelim,
bilgisayarlarımız arkadaş olsun.
Özetle inatlaşıyorum sanal âlemle.
Dostlara, kitaplara, toplum içindeki zamana, zaman derim ben.
*
Yarı yaşımda dostlarım var, kapım çalınca güler yüzüm.
Birkaç gün önce Orkestra şefimiz sev. Sayınbatur elinde iki cilt kitap ile ziyaretime gelmişti.
İBB Kent Arşivi ve Müzesi’nin yayına hazırladığı “ 150 Yılında İzmir Belediyesi Tarihi” ( Sn. Prof. Erkan Serçe )
Gece uyumadım, içindeyim kitabın bırakamıyorum. 1867-2017 yıllarını kapsıyor.
Bu güne göndermeler, algılar uçuştu kafamda.
Not; Kitap Alsancak Hocazade Camii karşısında otomatik otoparkın zemin katında, yeni açılan
Kent kitaplığında satılıyor. Otoparka böyle işlev kazandıranları kutlarım.
*
Bu sabah, Manisa Ticaret Odası Başkanının bir açıklaması vardı basında.
Kişi ve kurumlar, sn. Başkan Mehmet Yılmaz’ı örnek alsın.
Konu şu;
“ Suriyeli sığınmacıları, Türkiye’de kalıcı hale getirmek için beş ilde Hazine arazilerinin, Birleşmiş Milletler (BM) fonu ile Suriyelilere verilmesi yönünde talimat verilmiş.
Başkan, bu talimatı kendi kentinde yerine getirmediğini açıklıyor ”
Dün Tv haberlerinde de duydum inanamadım Bursa, Manisa, Muğla gibi bölgelerde Kantonlar mı yaratılmak isteniyor ne ?
Aslında BM fonu olmadan kendiliğinden oluşan bir durum İzmir’de.
Nerede?
Kentin merkezinde Altınpark, Hatuniye, Dönertaş semtine gidelim…
Oradan Akropole çıkalım, Symrna Tiyatrosunun yanındaki yarı toprak yarı asfalt yokuşu sarın.
Bölgede, Türkçe konuşan göremezsiniz veya pek az.
Hijyen eksiği olan farklı bir yaşam,
Sosyal ve kültürel boyutu ise Atatürk’ü duymayan Cumhuriyet’i bilmeyen seçmen kitleleri…
Bakın!.. 45 gün sonra seçim var.
Yerel İdareler belirlenecek değil mi?
Sanki geneli tasarlıyorlar.
*
“Oy, yok hizmet yok” sözü bana ait değil, iktidarın...
“ Değişim “ sözü ise muhalefetin...
Henüz sokağa çıkıp değişim diyen kimse yok.
“ Evet, insanlar değişir
Kırıldıklarında
Kandırıldıklarında
Çok şey öğrendiklerinde” ( R.Will)
GELDİĞİMİZ NOKTA;
Ortada ne heyecan var, ne atanan aday…
Korkum seçmen de olmaması…
Bu seçimler de bıçak sırtındayız demektir.
Saygıyla
İbrahim Yüncü
